Bu kısır döngüyü kırmak tek yolla olacak
HASAN S. Teoman’dan SİYASAL İSLAM VE KARİZMATİK DİKTATÖRLÜK. “Türkiye 38’den sonra gerici saldırılardan kurtulamadı. Tüketimin albenisi onu kör etti. Yerli burjuvazi devletten aldıkça, halka düşen pay küçüldü, açlık ve umarsızlık dindarlaşmanın önünü açtı.
Yoksullar dindarlaştıkça dinciler kazandı; dinciler kazandıkça dindarlar yoksullaştı! Ve siyaset ve iktidarlar kendi sermayelerini yaratarak burjuvalaştı… Bu kısır döngüyü kırmak, halkımızı yoksulluktan ve dincilikten kurtarmak tek yolla olacaktır: Atatürk Devrimlerini tamamlayacağız, demokratik devrimle dinciliği tarihe gömeceğiz.” Hasan Seyfettin Teoman. 206 SAYFA. (İLERİ YAYINLARI)
Hayalperest bekar bir kızın, eğlenceli hikâyesi
ŞEBNEM Bolkan’dan EYVAH! EVREN BENİ DİNLİYOR! Gülmeye hazır mısınız? Hayatını bir kitap yardımıyla dönüştürmeye çalışan Masal’ın trajikomik romanı… Hayalperest bekar bir kızın, felaket tellalı ve geveze zihni ile mücadelesinin eğlenceli hikâyesini anlatıyor. Masal; hayal ettiği yakışıklı prensinin onu bu hayattan çekip götürmesini beklerken eski bir şilte gibi annesinin dolabının üstüne kaldırılıp orada unutulmaktan korkuyor. Kalbi kırılmasın diye yaptığı seçimleriyle kendini trajikomik olayların başkahramanı yapan Masal’ın başındaki dertler bir türlü azalmak bilmiyor. İş arkadaşlarıyla çekişmesi, hak ettiğini düşündüğü ödüllerini asla almayı becerememesi, talepkar annesiyle mücadelesi yetmezmiş gibi aşk hayatı da hayal kırıklıkları arasında bir pinpon maçı sanki… Al birini vur ötekine; “benden sonrası Tufan”, kibirli Mert Can, uzaklar prensi Barış… 240 SAYFA. (GÜNÇE YAYINLARI)
İnsanın koşarak varabileceği tek nokta
YONCA Tokbaş’tan KOŞMAK VE KENDİNİ BULMA SANATI. Yazar, “Şu iki ağaç arasında koşsam kimse görmez” diye başlayan bir oyunu, ultra maraton koşmaya kadar vardıracağını kendisi de tahmin etmiyordu. Ruhu ile bedeni arasındaki mesafeyi koşa koşa kat etmeyi istiyordu sadece. Ölüyormuşçasına koştuğu o ilk 30 metreden sonra istemediği işler, olmak istemediği yerler, katılmak istemediği sohbetler… Ne varsa arkasında bırakan, kendinin üzerine giden yazar, koşa koşa kabuğunu kırıp çıkarken birincilik ödülleri de aldı, tüm zamanların en sonuncusu da oldu! Çareyi koşmakta buldu… Üstelik tek başına da koşmadı, dünyanın dört bir yanında koşu ayakkabılı, sandaletli dostlar edindi, birçok STK adına gönüllü koşarak rekor düzeyde bağışlar topladı. Yıllardır, Türkiye’de koşu sporunun tanınması için yazılar yazıyor, gündem oluşturuyor, emek veriyor… 196 SAYFA.
(LİTERATÜR HAYAT)
Cassie bu işin sonunda paçayı kurtarabilecek mi?
LİNDSAY Cameron’dan TEK BİR BAKIŞ. Erkek arkadaşıyla sorunlu biçimde ayrılan ve işini kaybeden Cassie geçimini sağlamak için geçici bir işe girer. Başlangıçta ona çok sıkıcı gelen işi şirket ortaklarından Forest ve karısına ait özel yazışmaları tesadüfen okumasıyla farklı bir boyut kazanır. Cassie onlarla arasında bir bağ olduğuna inanmaya başlar, hatta Forest’ı takıntı haline getirir ve onu takip edecek kadar ileri gider. 352 SAYFA. (TOTEM YAYINLARI)
Bir genç kızın gözünden iki dünya arasındaki karşılaşma
FAİK Sabri Duran’dan BİR TÜRK KIZININ AMERİKA YOLCULULUĞU. “New York, insan emeğinin bugün varabildiği en yüksek gücü gösteriyor. Kudret ve ışık onun belli başlı markası ve göklere tırmanan binalar bu kudretin en canlı timsali… İşte dünyanın en yüksek binası olan Empire State Building’in tepesindeki kulede düşünebildiklerim! 300 metre kadar yüksekte ve 85’inci kattayım. Etrafımızda sisler uçuşuyor, şarkta Long Island büyük bir harita gibi yere serilmiş.” Bir genç kızın gözünden iki dünya arasındaki büyüleyici karşılaşma… 1935 yılında Akşam gazetesinde tefrika edildikten sonra yayımlanan kitap, Faik Sabri ve kızı Lütfiye Duran’ın kaleminden çıkan etkileyici bir seyahatname. Lütfiye’nin kaleme aldığı mektuplar, sadece bir seyahatin izlerini değil, aynı zamanda iki farklı dünyanın çarpıcı biçimde karşılaşmasını sunar. 280 SAYFA.
(VAKIFBANK KÜLTÜR YAYINLARI)
Geceler uzun çünkü gölgeler gaddar
RONİ Margulies’ten HARFİYAT KAMYONLARI. Roni Margulies (İstanbul, 1955-2023) İlk ve orta öğrenimini Şişli Terakki ve High School’da tamamladıktan sonra Robert Kolej’den mezun oldu. 1972’de Londra’ya giderek iktisat okudu; uzun yıllar burada yaşadı. İngiliz şiirinden çevirileri 1975’te Soyut dergisinde, ilk şiirleri 1983’te Tan edebiyat seçkisinde çıktı. Yazko Çeviri, Gergedan, Adam Sanat, Varlık, Gösteri, Defter, Sombahar, kitaplık gibi dergilerde şiirler, çeviriler ve yazılar yayımladı. Ted Hughes, Philip Larkin, Thom Gunn ve Yehuda Amihay’dan şiir çevirileri var. 56 SAYFA. (YAPI KREDİ YAYINLARI)