Hayatımızı yeniden şekillendiren Covid-19 salgını birçok alan gibi moda endüstrisini de yakından etkiliyor. Özellikle bu süreçte daha çok merak edip, araştırır olduk. Yaşadığımız eski normalin asıl problem olduğunu gösteren bu virüs, insanlığı sorgulamaya teşvik ediyor. Bu noktada mevcut durumun bilincinde olan moda devleri, stratejik düzenlemelerde bulunuyor.
Küresel ısınmaya dahi ters rüzgâr esen moda sektörü, gezegenimize ne kadar duyarlı dersiniz? Pamuk üretmek için kullanılan suni gübrelerden – kumaşların boyasına ve aprelemesine kadar tercih edilen kimyasalların değişmesi gerekiyor. Sonuçta her yıl kullanılan binlerce kaynaktan söz ediyoruz, çevresel ve toplumsal açıdan bunun gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Dünya çapında üç yüz milyondan fazla insana iş imkânı sunan moda endüstrisi, yılda elli üç milyon ton giysi üretmekte. Maalesef bunların çok azı sürdürülebilirliğe dayanıyor . Üretilen giysilerin %87’si atık olarak yakılıyor ya da toprağa gömülüyor.
Evlerimize kapandığımız bu dönemde moda severler, olumsuz yansımaları temelden değiştirmek için fikir alış-verişi yapıyor. Örmeğin dünyaca ünlü Fransız modaevi, Yves Saint Laurent, moda takvimini yenilemesiyle beraber, bu ünlü markanın gerçekleştireceği etkinliklerin geçmişe oranla daha küçük çapta ve samimi olacağı bekleniyor.
Valentino kreatif direktörü Pierpaolo Piccioli, “Bence topluluk, aynı değerleri paylaşan bir grup insan anlamına geliyor. Geçtiğimiz on yılın meşhur sözcükleri olan “yaşam tarzından” çok farklı. Yaşam tarzı, yüzeyi paylaşan bir grup insana işaret ederken topluluk ise değerleri paylaşmak anlamına geliyor. Bence aynı değerleri paylaşan insan toplulukları olmamız gerekiyor, buna her zamankinden çok şu an ihtiyacımız var” diyor.
Hammaddeye duyulan ihtiyacın etkin bir şekilde yönetilip, azaltılması için üretmek, sunmak ve yararlanmak tabanına dayanan sistemi, “tükettiğini üretebilme” formuna getirmemiz gerekiyor. Giysilerin tasarım, satış ve kullanım biçimlerini yeniden organize ederek, geri dönüşüm sürecinde atık ya da kullanılmayan kumaşların yeniden işlenmesini sağlamalıyız. Sürdürülebilir hayata yaklaştıkça yarınlarda var olmanın kolaylaşacağını düşünüyorum. Sevgiyle kalın…
