Korona Virüse karşı bizi yöneten 4 önemli insanı size tanıtmak istiyorum.
1: Baroness Diana Mary “Dido” Harding
Harding: Talk Talk firmasının eski CEO su. Talk Talk’da Senelik 550 bin sterlin maaş alıyordu. Çalıştığı dönemde firma müşterilerinin bilgileri çalındı. İstifa etti.
Dedesi John Harding, 1st Baron Harding of Petherton.
İngiliz ordusunda en yüksek olan Mareşal madalyasını aldı. İkinci Dünya Savaşı, Malayan ayaklanmasında görev yaptı ve daha sonra İngiliz hükümetine Mau Mau Ayaklanması’na yanıt konusunda tavsiyelerde bulundu. 1955’ten 1957’ye kadar Kıbrıs Acil Durumunda Kıbrıs Valisi olarak görev yaptı.
https://www.indy100.com/article/nhs-testing-programme-talktalk-dido-harding-matt-hancock-9505216
Resmi açıklama bu. Gerçeği ise İngiliz askerlerinin işgal ettiği ülkelerdeki ayaklanmaları bastırdı. Binlerce insanın ölümüne sebep oldu. Kenya’daki Mau Mau ayaklanmasında resmi rakamlara göre 11 bin Kenyalı öldürüldü. Malayan ayaklanmasında öldürülen siviller resmi rakamlara göre 5 bin sivil.
Bu dedenin torunu Dider HARDING Jokey kulübüne yönetici olarak atandı. 250 bin kişinin katıldığı
Cheltenham at yarışları festivalini korona virüsü yayıldığı halde iptal etmedi. Korona Virüsün en çok yayıldığı yer olarak anılır.
https://www.bbc.co.uk/news/uk-england-gloucestershire-52485584
Sonra bu kadar başarısızlık sonucu hükümet Dider HARDING’i Track and Trace programının başında getirdi. Program başarısız olmasına rağmen Dider günlük 7 bin sterlin kazanıyor. Yanlış yazmadım günlük 7 bin sterlin.
2: Dominic Cummings
Dominic Cummings’in dedesi kimmiş bakalım:
Evelyn Baring, Dido’nun dedesinin arkadaşı. Aynı yolun adamı. Dedesi Baron. Madalyası da var. Google’dan geçmişini araştırın lütfen.
Dominic Cummings Boris Johnson’un akıl danışmanı. Avrupa’dan ayrılık kampanya direktörü. Ayrılma Oyu, reklamların dağıtıldığından emin olmak için kendi fonunun bir kısmını (toplam £675.315,18) BeLeave adlı başka bir kuruluşa yönlendirdi. Seçim bekçisi Seçim Komisyonu, bunu gizli bir anlaşma, harcama sınırlarını aşma ve seçim yasasını ihlal olarak buldu. Ama ceza almadı.
Lockdown döneminde kimse evinden çıkamadığı halde Covid-19 testi pozitif çıkmasına rağmen 400 km uzaklıktaki Durham şehrinde yaşlı ailesini ziyaret etti. Hem de virüs testi pozitif çıktığı halde…
Sonra da 40 km uzaktaki Castle Baynard kasabasına niye gittin sorusuna, ‘araba sürerek gözlerimi test ettim’ dedi. Polis bu bahanesini basın önünde yapınca hemen ‘SENİN GÖZÜN GÖRMEZKEN ARABA MI SÜRDÜN’ diyerek tutukladı. Şaka şaka. Tabii ki kimse bir laf etmedi.
3. Önemli kişi: – Profesör Sir Patrick Vallance
Hükümetin baş tıp danışmanı ve baş bilim sorumlusu, GlaxoSmithKline’da araştırma ve geliştirme başkanıdır. Sir Patrick Vallance, aşı geliştirmek için sözleşmeli bu firmada 600.000 sterlinlik hisseye sahip. Şu anki değeri 5 milyon sterlin.
4. Kişi Neil Ferguson
Türkiye’de futbolda bu sene kim şampiyon olur diye sorup araştırması için 380 milyon sterlin verseniz size 1. Ligde bile olmayan Erzurumspor der. 5 sene üst üste küme düşecek takımları şampiyon olacak diye sizi yönlendirse ya siz bu adama hala dinlediğiniz için geri sizde bir sorun vardır yada bu işte bir bit yeniği…
Ferguson, virüs çıkınca kaç kişi ölecek diye fal bakan adam. Her çıkan virüsü abarttı. Kuş gribinde dünyada 200 milyon insan ölecek dedi. İngiltere de 200 kişi öldü. Domuz gribi çıkınca İngiltere de 65 bin kişi ölecek dedi. Türkiye ve İngiltere, iki ülkede toplam 500 kişiden az insan öldü. Deli Dana hastalığı çıktığında bu adam yüzünden 6 milyon hayvanı boşuna öldürdüler.
Gördüğünüz gibi İngiltere batmış durumda. Kimin eli kimin cebinde açıkça belli ama kimse bir şey yapamıyor. Az gelişmiş ülkelerde olan rüşvet, yasa dışı seçim ihlalleri sonrası ‘Atı alan Üsküdar’ı geçti’ der gibi tavırları İngiltere’den beklemezdiniz dimi?
İngiltere de Covid-19 konusunu yönetecek zeki devletin yetiştirdiği düzgün bir bilim adamı yok mu? Var ama İngiltere’de dedesi kraliyete hizmet etkenlere ve ilaç firması temsilcilerine öncelik tanınıyor. Özelleştirmenin geldiği nokta.
Uzun lafın kısası, bu şahıslar insana değer vermiyor. Krallık da umurlarında değil artık. Zaten 5 sene içinde UK, Birleşik Krallık da kalmayacak. Kuzey İrlanda Brexit sonrası Serbest İrlanda ile birleşip UK’den ayrılacak. İskoçya da 5 sene sürmez ayrılacak.
İngiltere AB’den ayrılınca insan hakları antlaşması da bitmiş oluyor. Vergi Cenneti olacağız. Milyârdeler için süper iyi, bizim içinse yazmaya bile gerek yok. Bütün bunların sebebi halkın, hükümet sandığı bu yandaşlara inanıp bizdeki tabirle ‘Allah devletimize milletimize zeval vermesin’ demesinden kaynaklanıyor.
Evinde yalnız kalanlar akşama kadar televizyonun karşınızda beyni yıkanıyor. Aşı çıkınca büyük iltimal sıranın en önünde olacaklar.
Buna karşılık daha önce hiç bir platformda bir arya gelmemiş ama koşullar gereği örgütlenen bir kesim de var. İlerde yazarım gelişmeleri. Haberi paylaşanlara şimdiden teşekkürler.
(Yazının içindeki linkler konuyla ilgili ingiliz basınında çıkan yorum ve haberleri içerir)
