Britanya’da yaralanmalarda cinsiyet farkını karşılaştırmalı olarak inceleyen ve kaza sonrası arabada sıkışma ihtimaline odaklanan ilk geniş çaplı araştırma otomobil üreticilerinin araba dizaynı ve güvenlik özelliklerini geliştirmesine yardımcı olabilir.
Araştırma ayrıca biyolojik olarak daha doğru cansız çarpışma testi mankenlerinin kullanılması ve çapışmaların kadınlar üzerindeki etkisine ışık tutulması çağrılarını destekler nitelikte.
Plymouth Üniversite Hastaneleri’nde acil tıp danışmanlığı yapan Prof. Tim Nutbeam ve meslektaşlarına araştırma için ilham veren Caroline Criado Perez’in çok satan kitabı ‘Invisible Women’ (Görünmez Kadınlar) oldu. Kitapta çarpışma testlerinde ortalama erkekleri model alan cansız mankenler kullanıldığı için kadınların araba kazalarında ağır yaralanma ihtimallerinin daha yüksek olduğunun altını çiziliyor.
Ekip, araştırma için 2012-2109 yılları arasında büyük tıp merkezlerine kaldırılan 70 bin 27 hastanın verilerini inceledi.
Erkeklerin ciddi araba kazalarına karışma ve hastaneye kaldırılma ihtimali daha yüksek olsa da kadınların yüzde 16’sı arabada sıkışırken erkeklerde bu oran yüzde 9.
Ayrıca kadınlar daha çok kalça ve omur yaralanmaları yaşarken erkeklerde kafa, yüz, göğüs ve uzuv yaralanmaları daha çok görülüyor.
BMJ Open dergisinde yayınlanan araştırmanın yazarlarından Dr. Lauren Weekes şunları söyledi: “Yaralanma modellerindeki cinsiyet farklılıklarını anlamak, sağlık görevlilerinin kimin ne şekilde yaralanma olasılığı olduğunu tahmin etmelerine yardımcı olabilir, bu da yararlılara nasıl yardım edeceği konusunda etkili olabilir. Ayrıca, araç üreticilerinin kadın ve erkekleri eşit şekilde korumak için güvenlik sistemlerini yönlendirmesine yarayabilir.”
Bu farkın olası nedenlerinden biri kadınların anatomilerinin araba enkazından çıkmayı daha zor kılması. Weekes “Örneğin kadınlarda pelvik yaralanma oranları çok daha yüksek. Pelvis kırığında kişinin arabadan çıkabilmesi çok daha zordur” diyor
Erkekler ve kadınların sürüş şeklindeki farklılıkların da bir faktör olabileceği belirtildi. Erkeklerin kadınlara kıyasla daha çok önden çarpışma kazalarına karışması nedeniyle direksiyona veye hava yastığına çarpma sonu yaralanmasının daha olası olduğu belirtildi. Kadınların sürücü koltuğunda olduğu durumlarda koltuklarını direksiyona daha yakın bir pozisyona getirdiğinden sıkışmalarının nedenlerinden birinin bu olabileceği ifade edildi.
Ancak vücut şekillerindeki farklılıkların rol oynuyor olabileceği ihtimali üzerinde de duruluyor. Bu farklılıklar kaza simülasyonlarında doğru şekilde modellenmiyor. Dr. Weekes şöyle açıklıyor: “Kadınların pelvislerinin, boy ve kilo için düzeltme bile olsa, erkeklerinkinden çok daha geniş olduğunu biliyoruz, dolayısıyla kazaları simüle etmek için kullanılan çarpışma testi mankenleri, aslında yetişkin bir kadından çok 12 yaşındaki ergenlik öncesi bir kız çocuğu gibi. Çarpışma testleri standarttır bu nedenle elde edilen veriler kadınları ve erkekleri eşit şekilde korumalıdır. Ancak araba üreticileri biyolojik olarak doğru mankenler kullanmazsa bu mümkün olmaz.”
