Kraliçe II. Elizabeth’in naaşının gömüleceği tabut, hafif görüntüsüne rağmen son derece ağır. Tabutu kaldırmak için 8 kişi gerekiyor. Bunun nedeni, tabutun tıpkı Galler Prensesi Diana ve Kraliçe’nin merhum eşi Edinburg Dükü Prens Philip’inki gibi kurşunla kaplanması.
TABUT 32 YIL ÖNCE YAPILDI
Independent Türkçe’nin aktardığı habere göre; aslında Kraliçe’nin tabutu bilindiği kadarıyla en az 32 yıl önce yapıldı. Kraliyet ailesinin Londra’da cenaze işlerini yürüten Leverton & Sons firması, aileye 1991’de hizmet etmeye başladıklarını ve bu tabutun o dönemde zaten hazır olduğunu belirtiyor.
Kraliçe’nin tabutunun Prens Philip’in yanı sıra, Freddie Mercury, Diana Dors ve Jimi Hendrix gibi ünlülerin tabutunu da yapan Henry Smith firmasına ait olduğu biliniyor.
Ancak bu firma 2005’te kapandığı için tabuta dair birçok ayrıntı zaman içinde bilinmezliğe gömüldü.
KURŞUNLA KAPLANMASININ ‘BİLİMSEL’ BİR NEDENİ VAR
Tabutun kurşunla kaplanmasınınsa aslında bilimsel açıdan basit bir nedeni var.
Bu malzeme sayesinde Kraliçe’nin bedeni, Londra’nın batısındaki Windsor Kalesi’nde yer alan Aziz George Şapeli’ne gömüldüğünde daha uzun süre dayanacak. Uzmanlara göre kurşun kaplı tabut, hava geçirmez özelliği sayesinde nemin içeri girmesini önleyerek Kraliçe’nin vücudunu daha uzun süre koruyacak.
Kraliyet ailesinin bu geleneği en az 400 yıldır uyguladığı tahmin ediliyor. Tarihi kayıtlar, 1603’te ölen I. Elizabeth’in de kurşun kaplı tabutla gömüldüğünü gösteriyor.
Öte yandan tüm Kraliyet üyelerinin bu geleneğe uyduğu da söylenmez. Örneğin 2002’de hayatını kaybeden Prenses Margaret, küllerinin babasının tabutunun yanına konabilmesi için yakılmakta ısrar etmişti.
CESEDİ PATLAYAN I. WILLIAM
Kurşun tabut geleneği, modern yöntemlerin henüz mevcut olmadığı bir zamandan kaldı. Zira cesetleri korumak için formaldehit kimyasalının kullanımı bile 1869’da başladı.
Öte yandan Kraliyet ailesinin naaşları her zaman görkemli cenaze törenlerine sahne olmadı. 11. yüzyılda İngiltere’nin ilk Norman kralı I. William’ın naaşının başına gelen trajik olaylar, ailenin cesetlerin korunmasına neden bu kadar önem atfettiğine dair fikir verebilir.
I. William savaş sırasında bağırsaklarının delinmesiyle ağır yaralanmış ve yavaş yavaş ölmüştü. Öldüğünde naaşına mücadele içinde olduğu oğlu Robert da dahil olmak üzere, ailesinden kimse sahip çıkmadı.
Cesedi taş bir levha üzerinde çürümeye bırakılmıştı ki bir şövalye ona cenaze töreni düzenleme işini üstlendi ve 112 kilometre ötedeki Caen bölgesine taşıdı.
‘DAYANILMAZ BİR KOKU TÜM ALANI SARDI’
Bu esnada kralın bedeni giderek şişiyordu çünkü ölü bedende bozunma nedeniyle gazlar açığa çıkıyordu. Dahası, şövalye kralın naaşıyla birlikte Caen’e vardığında bölgede yangın çıktı. Isı nedeniyle gazlar genleşti ve kralın bedeni daha da şişti.
Cenaze günü geldiğinde kralın bedeni lahdin içine sığmayacak kadar şişmişti. Ancak mezar kazıcılar onu yine de lahde sıkıştırmaya çalıştı. Tarihi metinlere göre bu noktada ceset, şişmiş bağırsaklar nedeniyle patladı ve dayanılmaz bir koku tüm alanı sardı.
Bu trajik olay tarihe geçerken, sonraki yüzyıllarda Kral I. William’la aynı sonu paylaşmak istemeyen kraliyet üyeleri kurşun kaplı tabutları benimsedi.
Bu sayede ölü bedenleri, standart meşe tabutlara kıyasla bir yıl daha uzun süre korunmaya başladı.
CENAZE TÖRENİ 19 EYLÜL’DE
Kraliçe II. Elizabeth’in cenazesi, 11 Eylül’de İskoçya’nın başkenti Edinburgh’taki Holyroodhouse Sarayı’ndan Aziz Giles Katedrali’ne taşınmıştı.
Kraliçe’nin halka açık cenaze töreni 19 Eylül Pazartesi düzenlenecek.