ABD’de yayımlanan hakemli Current Biology dergisinde yayımlanan çalışmada, dört farklı laboratuvarda biri Gündüz Aşırı Uyku Eğilimi (Narkolepsi) rahatsızlığı olduğu için sıklıkla net rüyalar gören, diğerleri ise net rüya görme durumu farklılık gösteren 36 gönüllü ile araştırma yapıldı.
Uykudaki deneklere sorulan sorulara hangi göz hareketleri veya mimiklerle cevap vereceğinin önceden kararlaştırıldığı belirtilen araştırmada deneklerin, net rüya gördüklerinin onaylandığı toplam uyku seanslarının yüzde 47’sinde, en az bir soruya doğru cevap verdikleri gözlendi.
Araştırmacılar, deneklerin uyku sırasında Elektroensefalogram (EEG) araçlarıyla izlendiğini aktararak uykunun en derin aşamasındaki katılımcılarla ses, yanıp sönen ışık ve fiziksel temas yoluyla etkileşim kurduklarını kaydetti.
Uykudaki deneklere, basit matematik soruları, ışığın kaç kere yanıp söndüğü, fiziksel olarak kaç kere kendilerine dokunulduğu ve “İspanyolca biliyor musun?” gibi temel evet-hayır sorularını cevaplamalarının istendiği belirtilen araştırmada katılımcıların, rüyalarını unutmadan aktarmaları için genellikle verdikleri bir doğru yanıtın ardından uyandırıldıkları kaydedildi.
Görüşlerine yer verilen Northwestern Üniversitesinden psikolog Ken Paller, “REM uykusundaki kişilerin kendilerine soru yönelten araştırmacıyla etkileşime geçebildiğini ve gerçek zamanlı iletişim kurabildiğini, ayrıca rüya gören kişilerin soruları anlama, rüya sırasında hafızalarını kullanabilme ve yanıt üretme yeteneğine sahip olduklarını bulduk.” ifadesini kullandı.
Bulgular, akıl sağlığı rahatsızlıklarının tedavisine yardımcı olabilir
Araştırmacılar, çalışmanın rüya görüldüğünde beyinde ne tür tepkiler oluştuğuna ilişkin yeni bir yaklaşım getirmenin yanı sıra rüyalara müdahale ederek akıl sağlığı rahatsızlıklarının tedavisi için de kullanılabileceğini belirtti.
Uykuda rüya gören biriyle iletişim kurmaya çalışmanın, uzaydaki bir astronotla iletişim kurmaya çalışmak kadar heyecan verici olduğunu aktaran araştırmacılar, çalışmalarının rüya ve hafıza ile ilgili gelecekteki araştırmalara da katkı sağlayacağını belirtti.
Çalışmalarının, uyku bozukluklarının tedavisinde de yararlı olabileceğini ifade eden araştırmacılar, bulgularının uykunun hafızayı korumak için ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini kaydetti.