Çocukluğunda hayalini kurduğu, aşık olduğu! renklere transfer olmuştu ondan mutlusu yoktu artık.
Taraftarda çok mutluydu şarkılar, besteler… Ama biri vardı ki o gün en mutlu ve huzurlu olması gereken kişi O olmalıydı. Ama O kibirli ve alaycı tavırlarıyla yine ön plandaydı. Rakip takımların oyuncularına elin oğlu demekten de çekinmedi ve neredeyse Mesut para almadı demeye getirdi durumu. Çünkü evin oğluydu Mesut.
Çünkü çocukluk hayaliydi çubuklu. İki yıl top oynamamıştı ama önemli değildi zaten şimdilik reklam yaparız, forma satarız diye aklından geçiriyordu bir de taraftara şirin gözükmekte var. İşler iyi gitmiyor seçimde kapıda.
Hemen pr çalışmaları başladı. Sosyal medya ekibi olaya güzel bir giriş yaptı klipler şarkılar falan. Mesut da boş değil zaten feneriumda yeni tasarımlar satışa çıktı. Ama gerçekler burada fazla beklemedi. Uzun süre futbol oynamamış Mesut Özil için çanlar Başakşehir maçıyla çalmaya başladı. Maçı kurtarması bekleniyordu ama evdeki hesap tutmadı. Oyuncu değişikliği haklarını doğru kullanmayan hocası yaktı Mesut’u. Maç uzatmaya gitti, kırmızı kart derken Mesut sağ bek oldu bir anda. Sonrasında güçsüz olduğu için sakatlandı. Ama suçlu hakemler ve rakiplerdi. Mesut’u korumadılar. Mesut sezon bitimine kadar idare etti tam işler iyi gidecek derken bu seferde yeni hoca kesik attı dünya yıldızına.
Başkan da FbTV’de çıkıp “Mesut futbola dönsün ticareti bıraksın” mesajı verdi. Mesut akıllı hemen Galatasaray maçında yolladı mesajı “ben değil hoca” diye. Başkanda bu numarayı anlamadı ve hocayı hemen yolladı. Çünkü suçlu hocaydı.
Olan yine cefakar taraftara oldu gel beraber mesut olalım şarkılarını söylerken hüzünlü şarkılara devam.
Benim aklıma gelen ilk şarkı da bu oldu;
Demek yine bana hüsran
Bana yine hasret var
Yine bana esmer günler düştü eyvah
Yine bana hüsran bana yine hasret var
Yine bana sensiz günler düştü.
