Birçok ebeveyn, çocuklarının okul başarısını ve gelecekteki kariyerlerini önemsiyor. Ancak, okulda kurallara uyan ve büyüklerin isteklerini eksiksiz yerine getiren çocuklar neden bazen yetişkinlikte beklenen başarıyı gösteremiyor? Neden kötü notlar alan, asi ve yerinde duramayan çocuklar daha başarılı olabiliyor?
Başarılı öğrenciler genellikle itaatkâr çocuklar olarak bilinir. Ancak, itaatkârlık bazen asi olmak, ısrarcı olmak, cesaretli ve kararlı olmaya yenik düşebilir. Çünkü gerçek hayatta en çok ihtiyaç duyulan şey itaat değil, şunları yapabilme becerisidir:
– Kendi sınırlarını ve görüşlerini savunmak,
– Çatışmalardan sağduyulu bir şekilde çıkmak veya onları önlemek,
– Anlaşma yapmak ve uzlaşmak ama kendi çıkarlarından ödün vermemek,
– Duygularını kontrol etmek ve akılcı kararlar alabilmek,
– Hareketlerini planlamak ve sonuçlarını öngörebilmek,
– Hata yaptığında pes etmemek, ders çıkarmak.
Bu beceriler, hayatın her alanında başarılı olmanın anahtarıdır. İtaatkâr bir çocuk, tüm çocukluğu boyunca kendisine söyleneni yapmış, özüne inmeyip, itiraz etmemiş ve sorgulamamışsa, yetişkinliğe uyum sağlamakta zorlanabilir. Sadece itaat etmeyi ve dinlemeyi bilen bir çocuk, yetişkinlikte kendi yolunu nasıl bulacak?
Böyle bir çocuk, herkes için makbul olabilir ama kendi potansiyelini gerçekleştirebilen biri olarak büyümeyecektir. İnsanlar en çok şunları yapabildiğinde başarılı olurlar:
– Yetişkin dünyasının sunduğu fırsatları akıllıca kullanmak ve onları geliştirmek,
– Karar almak ve sorumluluk üstlenmek,
– İnisiyatif göstermek ve kendi yolunu seçmek,
– Kendini sunmak ve faydalı ilişkiler kurmak,
– Mantıklı bir şekilde, histeri yapmadan yani ne bağırıp çağırmafan ne de yalvarmadan kendi görüşünü savunmak,
– Manipülasyon yapmadan diyaloglar yürütmek,
– Diğer insanları dinlemek ve onların duygularını ve hislerini anlamak.
Çocuklar bu becerilerle doğmazlar, onları öğrenirler. Yetişkinlikte de bu becerileri geliştirmek mümkündür, ancak bu uzun zaman alır. Oysa çocuk, her gün yeni bir şey öğrenen beyaz bir sayfadır. Ve gerekli becerileri geliştirmek onun için çok daha kolay ve basit olacaktır.
Peki, biz ebeveynler olarak onlara bu becerileri nasıl kazandırabiliriz? Eğer çocuklarımızla duygusal kontrol ve saygı konusunda ilgilenmezsek, gelecekte ciddi sosyal ve duygusal sorunlarla karşılaşabiliriz. İletişim eksiklikleri, öfke patlamaları ve agresyon gibi durumlar ergenlik döneminde daha da artabilir. Ergenlik dönemi problemleri zamanla yetişkinlikte de devam edebilir ve daha büyük sorunlara yol açabilir.
Çocuklarımızın şu anda bizim desteğimize ihtiyacı var. Eğer biz yardım etmezsek, kimse etmeyecek. Bu konuda bilinçli olmak ve çocuklarımızın geleceğini şekillendirmek bizim elimizde.
Çocuklarımızın başarılı, mutlu ve kendine güvenen bireyler olarak yetişmesi için onlara gerekli becerileri kazandırmak, en önemli görevlerimizden biridir. İtaat değil, özgüven ve duygusal kontrol, onların hayat boyu başarısının anahtarı olacaktır.
Dr. Mahmut Bektaş
Chartered Counselling Psychologist