1. Haberler
  2. Kültür Sanat
  3. Günün kitapları…

Günün kitapları…

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Beş güçlü özelliğe çığır açan bir bakış!

JOE Navarro’dan SIRA DIŞI OL. Yazar, FBI ile bir çeyrek yüzyıl geçirdi, casusları ve diğer tehlikeli suçluları dünya çapında takip etti. İşinin gereği olarak, onun için başarılı liderlik, kelimenin tam anlamıyla yaşam veya ölüm meselesiydi. Kitap, olağanüstü bireylerin temel aldığı beş ilkeyi özümsemiş bir ömür süren deneyimini özetliyor. Kitap, insan davranışları incelenerek geçirilen onlarca yılın, sahada 10 binden fazla görüşme yapmanın ve yüksek riskli davranışsal değerlendirmeler yapmanın bir sonucudur. Tarihten vaka çalışmalarına, yazarın FBI kariyerinden etkileyici birinci elden anılara ve sözsüz iletişim ile ikna konusundaki bilimsel saptamalara dayanan bu kitap sıra dışı olmanıza yardımcı olacak. 344 SAYFA.
(ALFA YAYINCILIK)

 

Renklerle ilgili temel bilgileri işliyor

heka reklam heka

LİNDSAY Ward’ten PEMBE BİR RENK DEĞİLDİR. Pembe, oyuncak dinazorundan filamingosu Phil’e kadar pembe pespembe dünyasını çok sevmektedir. Ama ana ve ara renklerin Gökkuşağı Partisi’ne hazırlandığını görünce kendinin neden gökkuşağında yer almadığını merak eder ya da gerçekten bir renk olup olmadığını. Sonra renk tonlarıyla tanışır ve kafası iyice karışır. Neyse ki bir arkadaşı ona dünyaya ne kadar neşe saçtığını gösterir, gerçekten eşsiz olduğunu anımsatır. Gökkuşağında olsa da olmasa da… 40 SAYFA. (BİLGİ YAYINEVİ)

 

İstanbul coğrafyasından insanların hikâyeleri

ÖMER Seyfettin’den TÜRKÇE REÇETE– Seçme Hikâyeler – Açıklamalı Orijinal Metin. Hey gidi zamane hey… Bu Murat neydi bir vakitler… Galata memleketinde, İstanbul’da, Eyüp’te, Üsküdar’da namı söylenirdi. Semai kahvelerinde onun gibi destan söyleyen, mâni düzen yoktu. Çok cesurdu. Ama en ufak, en ehemmiyetsiz şeyi derin derin düşünür, derin derin hesap ederdi. Onun için ödlek lakabını almıştı. Hiç hapse girmemiş, ömründe bir defacık olsun karakola çağrılmamıştı. Namuslu kabadayılardandı. 152 SAYFA. (CAN YAYINLARI)

 

Aktif uygulamalar, ritüeller ve meditasyonlar

FELİS Kohen’den ŞAMANIN KADIN ÇEMBERİ. “Davula vuran şaman olan değildir, davula vuran eşiği geçendir.” Kadın çemberi, parçalarını bir araya getirmeye niyetlenmiş bir kadının muazzam bir metaforudur. Çemberde yerinizi aldığınız andan itibaren çemberin alanı çalışmaya başlar. Görünmez ilmekler atılır, gizli düğümler çözülür… Çemberler, doğumun ve ölümün, başlangıcın ve bitişin, yaralara bakmanın ve dönüşümün, kutsal olanla birleşip onu yüceltmenin yeridir. Orada tüm kadınlar toplanır, birbirini destekler ve en zayıf olanı yüreklendirmek için gücü çağırır. Kutsal öykülerde anlatılan ana tanrıçanın çeşitli formları eşliğinde yürünecek bu gizli yolda amaç kendi potansiyelinizi açığa çıkarmak, uyum yaratmak ve şifadır. 288 SAYFA. (DESTEK YAYINLARI)

 

Kalbinde iki kadın, aklında tek bir soru var

ELÇİN Sevgi Suçin’den 51. BÖLGE. Birdenbire ortadan kaybolan karısını ve aklındaki soruların yanıtlarını bulmak için Ağrı Dağı’nın gölgesinde yollara düşen Behram, hem umut hem de hayal kırıklığı yaratan ipuçlarının peşinde kaybolur. Şairlerin, şiirlerin ve ayrılık hikâyelerinin harmanlandığı masalsı bir coğrafyada kaderine karşı savaşırken kalbinde iki kadın, aklında tek bir soru vardır: İnsanlar çift doğarmış… Peki ya aşklar? 152 SAYFA. (EVEREST YAYINLARI)

 

Dublin’deki orta sınıftan insanların hayatları

JAMES Joyce’den DUBLİNLİLER– Modern Klasikler 222. 1914’te yayımlanan bu derlemede yer alan 15 öykünün farklı karakterleri ve olay örgüleri olsa da, hepsi de 20. yüzyıl başında Dublin’de yaşayan orta sınıftan insanların hayatlarından kesitler sunar. Joyce bizi tüccarların, memurların, kâtiplerin, tezgâhtarların küçük burjuva dünyasında gezintiye çıkarır. Mutsuz karakterleri kiralık odalardan, pansiyonlardan, sokaklardan ve pub’lardan oluşan dünyalarında; hayal kırıklıklarıyla, yalnızlıkla ve kasvetle dolu bir hayatın içinde sıkışıp kalmış, adeta felç olmuşlardır. İrlanda’nın yeni bir ulusal kimlik arayışında olduğu o dönemde, Joyce yalnızca ulusal kimliğin değil, bireylerin kimliklerinin de felce uğradığını gözlemler. Bu öykülerin bir diğer ortak özelliği de, karakterlerin yaşadıkları “epifanya” anlarıdır. İsa’nın paganlara ve müneccimlere görünmesi anlamına gelen “epifanya” terimini, Joyce bir kişi ya da olayla ilgili asıl gerçeğin birdenbire ortaya çıkmasıyla karakterlerinin yaşadığı aydınlanma anlarını ifade etmek için kullanır. 232 SAYFA. (İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI)

Günün kitapları…
heka reklam heka

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Londra Gündem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!