İngiltere’de iktidardaki Muhafazakâr Parti, göçmenlerin ülkeye ulaşmasını durdurmak istiyor. Geçen yıl Ruanda ile imzalanan bir sınır dışı etme anlaşması, gelenleri caydırmayı amaçlayan önlemlerin bir parçasıydı. 45 binden fazla insan, 2022’de tekneyle İngiltere’ye geldi. İngiltere İçişleri Bakanı Suella Braverman, Ruanda’yı ziyareti öncesinde göç politikasının “tehlikeli ve yasa dışı yolculuklara karşı güçlü bir caydırıcı işlev göreceğini” söyledi.
Planlara göre, İngiltere’ye küçük teknelerle gelen bazı göçmenler, sığınma taleplerinin işleme konulacağı Ruanda’ya uçacaktı. Sığınma hakkı verilenler, İngiltere’ye dönmek yerine Afrika ülkesinde kalacaktı. Ancak 140 milyon sterlinlik plan, yasal zorluklara takıldı ve henüz kimse Ruanda’ya gönderilmedi.
İngiltere, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu planın “geri dönüşü olmayan zarar riski” taşıdığına karar vermesinin ardından Haziran ayında ilk sınır dışı uçuşunu iptal etmek zorunda kalmıştı.
“İNSAN HAKLARI SİCİLİ KABARIK BİR ÜLKEYE SIĞINMACI GÖNDERMEK İNSANLIK DIŞI”
Planı savunan İçişleri Bakanı Braverman, “insanların yeni bir ülkede hayatlarını yeniden inşa etmelerini destekleyeceğini,” iş ve becerilere yapılan yatırımlar yoluyla Ruanda ekonomisini artıracağını söyledi.
İnsan hakları grupları, Ruanda’nın insan hakları sicilini gerekçe göstererek, insanları yaşamak istemedikleri bir ülkeye göndermenin insanlık dışı olduğunu savunuyor.
SIĞINMACILAR İÇİN TÜRKİYE DE GÜNDEME GELMİŞTİ
Boris Johnson’ın başbakanlıktan istifa etmesinden sonra adaylar arasında öne çıkan eski Dışişleri Liz Truss, göreve gelmesi halinde sığınmacıları Türkiye’ye göndermek için Ankara’yla müzakere masasına oturmak istediğini açıklamıştı.
